Yaygın Eğitimde Eğitmenin Rolü şöyledir böyledirden ziyade hikayeyle anlatmak bana daha mantıklı geliyor. Eğitmenliğimin ilk zamanları yeni eğitmen eğitimimi almışım aldım ve Türkiye’ye döndüm. İlk eğitimlerimden bir tanesi; eğitim öz farkındalık üstüne, ve eğitimden önce belki bir hafta o eğitimi tasarlamışım o eğitim ortamını tasarlamışım yeni öğrenmişim ve uygulamaya çalışıyorum. Ve de eğitim ortamına girdik eğitim bitti eğitimin sonunda biz katılımcılardan geri bildirim toplamayı oldukça severiz.Eğitimin sonunda nasıl geçtiğine dair geri bildirim toplarken bir katılımcım dedi ki eğitim çok güzeldi iyiydi ama dedi Ahmet’in anlattığı hikaye bana hayatımdaki önceliklerimi sorgulattı. Beni inanılmaz çarptı ve ben bunun üstüne ayrıca düşüneceğim. Beni en çok etkileyen noktası burasıydı dedi. Ben böyle bir aldım ne güzel dedim ve eğitimden çıktım. Ondan sonra mentoruma gittim. Bu eğitmenlik yolculuğunda bana yardım eden benden daha deneyimli birisi. Ona durumu anlattım şöyle; eğitmenlik genel olarak şurdan gelen bir yer diye gözlemliyorum: Bakın şimdi size şimdi ne kadar bilgi aktaracağım, hayatınızı değiştireceğim,sizin hayatınızda kalbinize dokunup çok daha mutlu ve başarılı insanlar olmanızı sağlayacağım denen bir yerden geliyor diye bir tanımım var. Bir de biraz daha öğretmen tanımım var çünkü bir tek onu biliyordum. Dolayısıyla sen bir hafta hazırlan, ondan önce o kadar eğitime git,orayı tasarlamaya çalış katılımcın desin ki Ahmet’in hikayesi benim hayatımı değiştirdi. Bana önceliklerimi sorgulattı. Dolayısıyla bu nefsime iyi gelmedi.Hemen mentoruma gittim eğitim şöyleydi böyleydi şuraları iyi yaptığımı düşünüyorum şuralarda çok gelişmem gerektiğini düşünüyorum. Ama dedim katılımcım sonunda şöyle bir şey söyledi: Onun anlattığı hikaye beni çok etkiledi. Eğitimi ben bu kadar oluşturmuşum benim almam gerekmiyor mu bu iltifatı? gibi bir şekilde söyledim. Cümlesini net hatırlıyorum:” Are you crazy?” dedi “Manyak mısın, hiç mi anlamadın yaygın eğitimin mantığını” dedi. “Senin görevin o hikayenin çıkma olasılığını arttırmak. Tek görevin bu. Hikayenin çıkma olasılığını tasarlamak, o hikayeyi tetikleyecek öğrenme ortamını oluşturmak.Senin görevin bu, daha fazlası değil.” İyi mi yaptım o zaman? falan dedim mutlu oldum.Yaygın eğitimde yaygın eğitmenin rolünü çok iyi anlatan, benim çok iyi anlamamı sağlayan bir mentorluk konuşması oldu. Yani yaygın eğitimde eğitmenin rolü belki bazen öğretmen,belki bazen bir koç,belki bazen bir mentor,hatta ben psikolojik becerilerin de çok içinde olduğunu düşünüyorum. Bizi yaygın eğitimciler olarak,psikologları, belki şirketlerin tercih etmesinin sebebi de bu illa ki bunların hepsinin birleştiği bir yer var. Bununla birlikte temel nokta bizim o öğrenme ortamını , o deneyimleme ortamını tasarlıyor oluşumuz ve bırakabiliyor oluşumuz. En önemli rollerinden bir tanesi o ortamı tasarlama diyebilirim.
